Parfüm etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Parfüm etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

18 Eylül 2013 Çarşamba

Parfüm Kadının Silahıdır

parfüm
Yakılarak çevreye koku yayan maddelerden ve kokulu reçinelerden oluşan ilk parfümler, önceleri dinsel törenlerde kullanılırlardı. Bir süre sonra aynı mad­deler kişiler tarafından da kullanılmaya başlandılar.

En eski çağlardan beri, kişilerin çekicili­ğini arttırmak amacıyle, yüz ve vücutiçin hazırlanmış boyalar, kokular, süsler kullanılmıştır.

Kleopatra’nın Antoine’ı baştan çıkar­mak için tarçın, safran, süsen çiçeği, ni­lüfer çiçeği karışımından bir koku sürün düğü söylenir. Hatta Kleopatra’nın kadir gasının yelkenleri bile bu karışıma batı­rılmış. Saba Melikesi Belkıs’ın da Hz. Süleyman’a parfüm hediye ettiği söyle­nir.

Yunanlıların aşk şerbeti yaptıkları par­fümleri, Venüs’ün bir armağanı sayarlar di. Parfümler kibar fahişelerin büyük yardımcısı olduğu gibi, bunların birçok çeşitleri de vardır; vücudun her kısmı için ayrı ayrı parfümler kullanılırdı.Koku alma çok gelişmiş ve çok duyarl bir duyu olduğu için, parfüm süsten da­ha etkili bir çekicilik öğesi meydana geti rir. Koklama, hiç bir aygıtın olağanüstü duyarlılığına erişemediği bir işlevdir; in­sanın koklama aygıtı, bir sıvıya, on mil­yonda bir oranında katılmış bir kokuyu seçebilir.

Parfümcülükte, kokuları ta­nımlamaya ve değerlendirmeye alışmış olan bir uzmanın yerini hiç bir şey tuta­maz; bazı insanlar iki üç bin kadar deği­şik türde kokuyu belleklerinde tutabilir­ler. Hoşa giden veya gitmeyen şeylere karşı gösterilen beğenme veya beğenmeme tepkileri, koku alma duyusunda tad alma duyusu dışında kalan duyulara oran­la çok daha güçlüdür.